‘Cin çıkarma’ bahanesiyle kadınlarla zorla ilişkiye giren büyücü Bahadır Koyuncu, istismar ve tecavüz görüntülerini arşivlediği ortaya çıktı. Üstelik bu sapık adama karısı da yardım etmiş. Ülke gündemine bomba gibi oturan bu iğrenç olayla ilgili ve baş kahramanı Bahadır Koyuncu merak edildi. İşte olayın detayları…
Cin Çıkarma Bahanesiyle Tecavüz Eden Bahadır Koyuncu Olayı Nedir?
Muğla’nın Fethiye ilçesinde, kendisini ‘Yaşam koçu’ ve ‘Bio enerji uzmanı’ olarak tanıtarak, yardım almak için gelen kadınları ‘cin çıkarma’ bahanesiyle taciz edip, cinsel ilişkiye zorlayan Bahadır Koyuncu, eşi Şirin Koyuncu ve yardımcıları Abdullah Çil hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı.
Sabah‘ın haberine göre Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede tutuklu Bahadır Koyuncu’nun ‘nitelikli cinsel saldırı’, ‘Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık’ suçlarından 15 yıldan 84 yıla kadar hapis cezası verilmesi istendi.
Adli kontrolle serbest bulunan Koyuncu’nun eşi Şirin Koyuncu ve yardımcıları Abdullah Çil’in de ise ‘Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık’ suçundan 12 yıldan 40 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
Hazal Y., Dilara İ., Özlem D. ve Yağmur A. ise mağdur olarak iddianamede yer aldı. Geçtiğimiz Eylül ayında yapılan operasyonda Bahadır Koyuncu tutuklanırken, eşi ve yardımcısı ise adli kontrolle serbest bırakılmıştı.
Şirin Koyuncu’nun da eşine bu iğrenç olayda yardımcı olduğunu vurgulanan iddianameye göre, Muğla Seydikemer’de bulunan evlerine gelen kadınlara, ‘sizde büyü var’, ‘cinleri çıkarmamız lazım’ diyerek sözde dini seanslar düzenlediler. Bahadır Koyuncu bu sözde dini seanslar karşılığında mağdur kadınlardan para aldı.
Belirlemelere göre Bahadır Koyuncu, mağdur Dilara İ.’den 300 lira ücret alarak birden fazla cinsel ilişkiye girdi. Hazal Y.’den para almadığı ancak cinsel saldırıda bulunduğu, Yağmur A.’dan ise 3 bin 600 lira para aldığı, Özlem D.’den ise 5 bin lira para aldığı saptandı. Evde yapılan aramalarda, dini seanslarda kullanılan öküz boynuzu, kaplumbağa kabukları ele geçirildi.
Hazırlanan iddianamenin detaylarında ise kendisine ‘yaşam koçu’, ‘medyum’, ‘hoca’ olarak tanıtan Bahadır Koyuncu’nun mağdur kadınları nasıl etki altına aldığı ayrıntılı bir şekilde anlatıldı.
İddianameye göre, cinsel birlikteliğe girmeye zorlanan mağdur kadınlar Koyuncu’nun talimatıyla yardımcısı Abdullah Çil tarafından Fethiye’den alınarak Bahadır Koyuncu’nun ikametine getirildi. Bahadır Koyuncu, sözde ‘dini seans’ sırasında cinsel birliktelik yaşadıkları esnada çekmiş olduğu fotoğrafları hem kendi dijital arşivinde hem de Abdullah Çil’in telefonuna kaydetti.
Koyuncu’ya ait bir hard diskte yapılan incelemelerde 727 adet erkek ve kadınlara ait fotoğraf ve video ele geçirildi. Sadece bir klasörde 833 adet çeşitli kadınların cinsel içerikli fotoğraf ve videolarına rastlandı. Bu videolar arasında mağdur kadınlarla çekilen görüntülere de rastlandı.
Bazı videolarda Koyuncu’nun mağdur kadınları soyarak üzerlerine kalemle figürler çizip cinsel ilişkiye girdiği fark edildi.
Bahadır Koyuncu’nun dijital materyallerinden çıkan bilgilere göre; eve gelen mağdur kadınların üzerlerini çıkartmalarını sağlayarak çıplak vücutları üzerinde simge ve semboller yazdığı saptandı. Sonrasında ise cin çıkartma bahaneleri ile dini duygularını istismar etmek suretiyle tecavüze kalkışıyor.
Bu esnada ise kadınların çıplak fotoğraf ve videolarını çekerek arşivledi. Koyuncu ifadesinde kadınların rızalarının bulunduğunu söyledi ancak, mağdur kadınların vazgeçmek istediklerinde ise başlarına kötü şeyler geleceğini söyleyerek tehditlerde bulunduğu saptandı.
Bahadır Koyuncu ifadesinde ise ‘Yaşam koçu danışmanlığı yapıyorum. Bu danışmanlık hizmeti içerisinde bio enerji sertifikası ile psikologların tedavi edemediği şahısları temas etmeden uzaktan eğitiyorum. Cinsel ilişkiye girdiğim iddiaları asılsız. Gelenlerin rızaları dahilinde fotoğraflarını çektim ama videolarını çekmedim. Arşivimde bulunan videolardaki cinsel ilişkilere ait kadınlar, para karşılığı birlikte olduğum kadınlardır. Videolar fantezi amaçlıydı’ diyerek kendisini savundu.
