Özellikle tarih kitaplarında yönetim şekilleri işlenirken veya bazı şekillerde Kast Sistemini bir şekilde duymuşsunuzdur. Oldukça ayrılıkçı bir sistem olan Kast Sistemi hakkında merak edilenleri bu yazımızda ele aldık. Hindistan’da uygulaması hala devam eden bu acımasız yönetim hakkında bilmediklerinizi ve merak ettiklerinizi bizimle birlikte öğrenebilirsiniz.
Kast Sistemi Nedir?

Kast Sistemi, endogami (akraba evliliği) esasına göre karakterize edilen sosyal tabakalaşmanın bir formuna verilen isimdir. Kast terimi, Portekizce‘den gelmiştir ve saf soy anlamına gelmektedir. Bu sistem sınıf ayrılıklarına dayanmaktadır. Kast Sistemini Varna ve Jati olarak ikiye ayırabiliriz. Varna, kastın en üst dört tabakasını ifade ederken bu tabakada bulunanlar; Brahman, Kşatriya, Vayşiya ve Südralar‘dır. Varna ise, insanların toplumun hangi tabakasında olduğunu belirtirken; Jati ise insanların nasıl hayat tarzı yaşamaya mecbur olduğunu, hangi meslekle iştigal edeceğini ve nasıl bir hukuka ve toplumsal düzene tabi olacaklarını belirleyen ikinci bir katmandır. Kast içerisinde ‘yükseklik ve asalet’ bakımından ‘kademeli’ bir ayrıştırıcı zincir söz konusu. Bu sistemin özü ise ‘zenginliğe’ dayalı bir ayrımı barındırıyor olması. Yani bir insan doğuşundan ölümüne kadar aynı kast diğer adıyla sınıf içerisinde bulunmak zorundadır. Kast Sistemi’ni ayakta tutan en önemli etmen ‘Varna’ öğretisidir. Bu öğreti tüm insanların doğuştan şu dört kasta ayrıldığını savunmaktadır. İşte Bunlar;
- Brahmanlar (Rahipler)
- Ksatriyalar (Savaşçı, Asker, Şef, Soylular)
- Vaisyalar (Tüccar, Çiftçi ve Zanaatkârlar)
- Sudralar (Köylüler ve Hizmetkârlar)
Kast Sistemi Sınıfları
Kast Sistemi bu dört sınıftan oluşmaktadır. Bu dört sınıf doğumundan ölümüne kadar aynı sınıf içerisinde yer almak zorunda, yani bir çiftçi bir üst sınıf olan Ksatriyalar’a geçemiyor. Ölene kadar çiftçilik yapmak zorunda. Bu durum dört sınıf için de geçerli. Gruplar arasında geçiş ve yükseliş söz konusu değil.
Brahmanlar (Rahipler) Sınıfı
Brahmanlar (Rahipler) bu sistemde en üst sınıfı temsil ediyor. Kendi kutsal kitapları olan Veda’ları (Hintlilerin, tanrılarına hitaben söylediği dua ve yakarışlardan oluşan kutsal şiirleri) incelemek, yorumlamak ve kendi dinlerinin eğitim ve öğretim işleriyle uğraşmakla görevli kişilerden oluşuyorlar. 30-35 yıl sonra inzivaya çekilip kendilerini felsefi ve dini düşüncelere veriyor bu sınıfın içerisinde yer alanlar. Brahmanlar’ın kurban ayinlerini idare etmek, kutsal metinleri okumak ve dini ayinleri icra etmek başlıca görevleri.
Ksatriyalar (Savaşçı, Asker, Şef, Soylular)
Ksatriya Sınıfı, bu sistemde 2. kademede bulunan kişilerden oluşur. Bu sistem içerisinde yer alan kişiler önemli asker ve yöneticilerden oluşmaktadır. Brahman dinine göre Ksatriya sınıfı Brahman sınıfının himayesi olmadan refah ve mutluluğu bulamamaktadır. Brahmanlar da Ksatriyalar olmadan yükselemezler. Bütün büyük subay, komutan ve yöneticiler bu sınıfta bulunan sınıftan çıkmaktadır.
Vaisyalar (Tüccar, Çiftçi ve Zanaatkârlar)
Vaishya Sınıfı, ticaretle ve ziraat ile uğraşan tabakadır. Bütün üretim işlerinden bu sınıfta bulunanlar sorumludurlar. Ticaret ve ziraat ile uğraşmak, sadaka vermek, kutsal kitapları okumak başlıca görevleridir. Genel olarak orta halli tüccarlardan oluşmaktadır.
Sudralar (Köylüler ve Hizmetkârlar)
Sudralar Sınıfı bu sistemin en alt tabakasını oluşturanlardır. En ağır işleri görmekle yükümlü olan bu kişilere oldukça zorlu görevler düşüyor. Sudralar Sınıfı , bütün yaşamı boyunca kendisinden yukarıda olan üç kast mensupları için çalışmak zorundadır. Bunlar haklardan yoksun, durumları köleden çok az farklı mazlum bir sınıftır ve genellikle ‘köle’ olarak tabir edilmektedir. Bu kasta karşı din adına yüksek kastlar tarafından yapılan zulüm ve gadrin her türlüsü meşru sayılmaktadır. Genelde köylüler bu sınıfta yer alır ve lağım işleri gibi en ağır ve pis işlerler uğraşırlar.
Bu 4 sınıfın dışında bulunan kast dışı sayılan Paryalar vardır. İnsanların en aşağı tabakası olarak görülen Paryalar Hint Kast Sistemi üzerinde Dokunulmazlar olarak da bilinirler. Hukukta Paryalar’ın bir yeri olmadığı gibi tanınmazlarda. Bu sınıftaki kişiler;
- Köy ve kasaba dışında oturmalılar.
- Eşek ve köpekten başka hayvana sahip olmamalılar.
- Sadece ölülerden kalan elbiseleri giymeliler.
- Kırık kaplar dışında kap kullanmamalılar.
- Geceleri şehir ve köylerde dolaşmamalılar.
- Gündüz şehre geldiklerinde Parya olduklarını gösteren bir simge ile dolaşmalılar.
- Kas Sistemi içindeki kimseye dokunmamalılar.
Kast Sistemi Hangi Ülkede Uygulanıyor?

Kast Sistemi denince akla eşitsizlikler ülkesi olarak anılan Hindistan Tarihi akla gelmektedir. Hindistan hükümeti ne kadar da Kast Sistemi’n 1975 yılında çıkarılan bir kanunla kaldırıldığı söylense de Hindistan ile özdeşleşen filmleri Bollywood‘da bu konular sıkça işlenmektedir. Ve Hindistan’ın hala kırsal kesimlerinde uygulandığı söyleniyor.
Peki Hindistan’ın Bazı Kırsal Kesimlerinde Kast Sistemi Günümüze Kadar Nasıl Geldi?
Hindistan’da inanılan inançlardan biri olan Hindu inanışına göre, ruhlar daha önceki yaşamlarında yaptıklarından dolayı ödüllendiriliyor ya da cezalandırılıyorlar. İnanış, ruhları tanrısal bir kurum olarak gösterdiği için de sistem inanlar için haklı ve mantıklı görülebiliyor. Yüzyıllar boyunca devam eden Kast Sisteminde insanlar birbirlerine tepeden bakarak kendi egolarını tatmin ediyorlar. Bu durum Kast Sisteminin en önemli psikolojik ögesi olarak göze çarpıyor. Paryalar da bir sonraki yaşamlarında daha iyi bir hayat süreceklerine ve daha üst sınıflarda olacaklarına inandıkları için bu durumu kabulleniyorlar. Tabi bu sistemin günümüze kadar gelebilmesinde birçok sebep söz konusu. Fakat insanların aynı kast içerisinde evlilik yapmaları ve birbirlerine bağlı olmaları bu sistemin günümüze kadar gelmesindeki en büyük etkenler olarak göze çarpmaktadır.
Hindistan’da Kast Sistemi 1975 yılında çıkarılan bir kanunla kaldırılmıştı. Ancak zaman içerisinde bu sistem kendi içerisinde birtakım çözülmeler yaşasa da, özellikle kırsal kesimlerde devam ettiği bilinen durum. Şehirlerde yaşayan insanların da bu sisteme artık tam anlamıyla bağlılığı olmasa da evlilik ve yemek adetleri bakımından bu sistemin kültüründen tam olarak kurtulamamışlar. Ayrıca bazı siyasi partilerin seçim zamanlarında herhangi bir kastın desteğini almak için seçim propagandaları yaptıkları da bilinenler arasında.